Bizimşehir’den teşekkürler

İyi ki varsınız

Öncelikle hepinize çok ama çok teşekkür ediyorum. Gerek sosyal medyadan, gerekse bizzat arayarak ‘tebriklerini ileten, kolay gelsin, başarılar dilerim’ diyen ne kadar çok güzel arkadaşım, dostum varmış.

Şunu bir kere daha öğrendim ki, işinizi doğru yaptığınız sürece bir müddet uzak kalsanız bile yeniden başladığınız an yanınızda binlerce kişiyi bulabiliyorsunuz.

Sizlerin bu teveccühünüze layık olabilmek için 40 yıla yaklaşan mesleki hayatımda doğru bildiğim yoldan asla ayrılmayacağım.

***

Evet sevgili dostlarım, arkadaşlarım, bizim basın camiasındaki sıkıntıları, dertleri, yanlışlıkları çok iyi biliyorsunuz.

İktidarıyla, muhalefetiyle, bürokrasi ve ticari kesimiyle kenttin dinamikleri olan kesimlerin son yıllarda basına olan bakış açısı da malum.

Öncelikle çuvaldızı kendimize batırırsak ortalık ‘Aslancık’lardan geçilmiyor. Bir şekilde yerel basında bir yere gelenlerin ne meslek etiğinden, ne ahlakından haberleri bile yok.

Gazeteciliğin ‘G’sinden bi haber bu kesimlerin kalemini tehdit olarak kullanması, şantaj yapması bu meslekten ekmek yiyenlerin alnına sürülen kara bir lekedir.

Elbette bu kesimlere çanak tutanlar var.

Maalesef bu kentin pek çok alanında çivisi çıktı.

Gerek siyasi, gerek bürokrasi yakınlıklar kullanılarak büyük rant sağlandı.

Kısacası kentteki ‘Aslancık’ gazeteciler, kıçları pislik dolu bu kesimin açıklarını çok iyi kullanarak istedikleri gibi de at koşturdu.

Ülkemize ve kentimize yeni bir ticari ahlak gelmediği sürece bu ortamın devam edeceğine şüphem yok.

Bundan dolayı kendimi o kesimlerden ayrı tutarak çok fazla umursamıyorum.

Başkalarının ne yaptığına değil, ben neyi başaracağıma odaklanmış durumdayım.

***

Öncelik hedefim yerel basındaki arkadaşların ona buna pislik, çamur atmasından çok işini düzgün yapanları öne çıkarmak.

İnanın bu tür siyasetçilerin, bürokratların, esnafın övgüye ihtiyacı var.

Yaptıkları güzelliklerin, başarının göze gelmesini, takdir edilmesini istiyorlar, bekliyorlar ki, bu da onların en doğal hakları.

Bu arada o rantçı kesimle olan mücadelemin de süreceğini ayrıca belirteyim. Tabi ki meydanı onlara bırakmayacak, bu kentin, insanlarının, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyenlerin de ağzından burnundan getireceğim.

***

Değerli dostlar, Kocaeli Bizimşehir ismi inanın çok beğenildi.

Kafkasya’dan göç eden büyük dedemle birlikte 5 kuşaktır Kocaeli doğumluyuz. Bu kentin, bu şehrin sevdalıyım.

Kocaeli bizimşehrimizdir, hayatımız burada geçtiği gibi mezarımız da bu kentte olacaktır.

Aslında bu isim, yani Kocaeli Bizimşehir adı uzun yıllardır aklımdaydı. İnternetteki alan adını çok önceleri aldım.

Bir gün gazete çıkarırsam adını Bizimşehir koyacağım demiştim.

Basılı gazetelerin giderek yok olduğu dönemde kısmet internet sitesineymiş.

Bu kentin eskileri iyi bilir, bir zamanlar bu kentte basılı Bizimşehir Gazetesi vardı. 1950 yılında Saim Aşkın, Metin Yüce ve Feridun Özbay tarafından çıkarılan gazete, 1962 yılında Türkyolu ile birleşerek Türkyolu Bizimşehir adını aldı.

Yanlış hatırlamıyorsan 1980’lerin başına kadar da yayına devam etti.

Fotoğrafını gördüğünüz nüshanın örneğini ise yine kentimizin sevilen gazetecilerinden rahmetli Sedat Şimşek’in hazırladığı Kocaeli Basın Tarihi isimli kitabından aldım.

Bu vesile ile Saim Aşkın, Metin Yüce, Feridun Özbay, Sedat Şimşek başta olmak üzere Bizimşehir’e emeği geçen herkesi bir kere daha minnetle anıyorum.

Evet sevgili dostlar.

Sizlerin desteğiyle yolumuza devam ediyoruz. Bu kentte 1950’den beri var olan Bizimşehir adını yaşatacak, sahip çıkacağız.

Çünkü biz bu kentin, Kocaeli Bizimşehir’in insanıyız.